Kasabamızın isminin nereden geldiği tam olarak bilinememektir.Ancak bazı rivayetler vardır.Bu rivayetlere göre;
1 - Selçuklular zamanında Kat Baba isminde alim bir kişinin yaşadığı, isminin de buradan geldiği söylenir.
2 - Roma döneminde “Kat” süt anlamına geldiği ve bu bölgede de çok süt üretildiğinden dolayı "Kat" ismin verildiği de söylenir.
3 - Osmanlı döneminde İran'a sefer yapılırken buraya uğranır ve yöre insanından geçiş akçesi alınırdı. Köylü akçeden kaçmak için, beldenin kuzeyindeki ormana saklanırlardı. Buradaki gençlerin askere alınmasına da eskiden: Tut kat denildiği için zamanla da isminin "Kat" olarak kaldığı söylenir.
4 - Kat: ilave et, kat anlamından da geldiği söylenir.
5 - Belde çeşitli kısımlardan meydana geldiği için bu kısımlar eskiden kat olarak adlandırılırdı.Bu katlar ise;
a-Doğanlı Çiftliği,
b-Uzunyurt (Eski ismi; Zağar veya Aşağı Kat),
c-Çalılık Mahallesi,
d-Belde merkezinin bulunduğu yer,
e-Yayla
İsmini bu katlardan aldığı ise bir başka rivayettir.
Türkistan piri Hoca Ahmet Yesevi, talebelerinden Süleyman Atak ve Hacı Bektaşi Veli 'yi Anadolu'nun Türkleştirilmesi ve İslamiyet'in yaygınlaştırılması için görevlendirir. Nevşehir yöresinde hizmette bulunmak için Tokat güzergâhından geçerken Sivri Tekke ile Kat Parkı civarında konaklamışlardır.Burdadan da Zile üzerinden Nevşehir'e ulaşmışlardır.
Rum ve Ermenilerin çoğunlukta olduğu dönemlerde, Rum ve Ermeniler kurdukları çetelerle, Türkmen aşiretleri tehdit etmişler ve obalarını yağmalamışlardır. Türkmen aşiretlerin mal ve can emniyetleri kalmamıştır. O dönemin aşiret reisleri ve dini liderleri Kat Parkı yöresinde bir araya gelerek karargâh kurmuşlar ve bu çetelerden kurtulmak için fikir alış-verişinde bulunmuşlardır.Bu toplantı niteliğindeki fikir alış-verişinden sonra çetelerin bertaraf edilmesi kararına varılmıştır.Bu bölgede yaşayan insanlarında yardımıyla çapulcuların üzerine yapılan seferlerle Kazova'nın korunması ve can güvenliği sağlanarak bu çetelerin zulümlerinden kurtulmayı başarmışlardır. |